Bugünlerde özgeçmişimi gözden geçiriyordum.
Resmi bir özgeçmiş yazarken bazı kişileri ve durumları belirtemiyor olmak adil gelmedi.
Doğan Cangal"dan başlangıcından mezuniyetine tam bir çello eğitimi aldım ama bir de avrupa'lı bir solist bakışı ile bende bir iz bıraktı. Onun değerlendirmeleri benim için tartışılmaz derecede etkiliydi.
Can Elbi Doğan hocanın bizden büyük öğrencisi ve oldukça iyi bir rol modeldi. Işini müthiş ciddiye alan, son derece titiz ve özellikle ton üretimi konusunda çok özenliydi. Çok zaman beni çalıştıriŕ ve bambaşka kelimeler ve bakış açısı ile açıklamalar yapardı.
Tufan Tolga: Bir süre Doğan hoca ile çalışırken haftada bir Tufan hoca ile de çalıştık. O da işlere bambaşka bir açıdan bakan biriydi. Beni sınavlara hazırlarken çok "gerçekçi" dönütler veriyor ve kolay kolay da beğenmiyordu. Kendimi dev aynasında göremeyecdgimin ilk sinyali kendisinden geldi.
Güherdal Karamanoglu korepetisyon sınıfı öğrencilerine beni çağırıyor ve o zamana kadar çaldığım tüm repertuvarı piyano eşliği ile tekrarlamama olanak tanıyordu. Bu çalışma bana cok yararlı olmustu.
Ertuğ Korkmaz Ingilteredeki öğrenciliğini tamamlayıp bizim okulda hoca olan Ertuğ hoca bir oda orkestrası kurmustu. Bu orkestranın da adı benim simdi çalıştırdığım orkestra gibi "Aurora" idi. Beraber müzik yapmanın büyüsünü orkestra derslerinden kat ve kat fazlası ile burada hissettim. Çalabileceğimiz en üst düzeye kadar geldigimizi hatırıyorum.
Turgay Erdener ile solfej derslerimiz yeni ilkokuldan gelen sınıf ögretmeninin sıcak kanatlarına alışkın bizi tam da öyle bir hisle sardı. Turgay hoca biz solfej okurken alt planda müthiş doğaclardı. O bizim Turgay abimizdi. Ilk modern müzik ilgimi onun hediyesi Holst Gezegenler kasetinden edindim.
Dennis Parker kendisi çok kolaylikları olan herseyi hemen çalabilen bir çellistdi. Özellikle Starker okulunu cok iyi verebilen bir öğretmendi. Sınıfına ilk girdiğimde beni çok hızlı ilerletti. Bambaşka bir noktaya getirdi. Ozellikle teknik konuda ondan aldıklarım 3-4 yıl icerisinde çok daha yerine oturdu.
Lubomir Georgiev muthis bir çellistdi. Bana müzisyen olarak farklı bakış açıları kazandırdı. Beni bir müzisyen olarak kısa zaman icinde cok iyi tanıdı ve anladı. "Anlaşılmak" benim tekrar filizlenmem konusunda çok yardımcı oldu.
Eliot Chapo New York Filarmoninin bir dönem baş kemancılıgını yapmış çok üst seviye bir müzisyendi. Bakış açıma etkisi oldu.
Zöhrab Adıgüzelzade çalıştığım konservatuvarda piyano hocasıydı. Zamanında solist olarak sovyet sisteminde yüzlerce konser vermiş, en üst düzey repertuvardan çalarak örnekler verebilen olduķça özel bir piyanist. Daha da önemlisi müthis bir ruh. Tanıyanlar neden bahsettigimi bilir. Bir insanı tanımanın beni ne kadar gelistirebileceğini burada görerek neredeyse şaşkınlık duydum. Müthiş zenginleştirici bir beraberlikti. Hiç unutmayacağim.
Özcan Ulucan ve Birsen Ulucan ile Ellen Jewet sayesinde Kapadokyada tanıştım . Ellen ile de bolca oda müzigi yaptık ve onunla , onun sebep oldugu müzisyenler ile çalışmak çok etkiliydi. Ulucanlar ile çalışmanın hiç durmadan en iyiyi arama, tüm detayları ile müzigi içte hissetmek konusunda çok yararı oldu. Özcan baskın kişiligi ile ödünsüzlük, detaycılik, cesaret, aza razı olmamak konusunda bana cok şey kattı.
Ulrich Mertin en sıcak Türk kadar sıcak, en soguk ve kuralcı Alman kadar ödunsüz bir figür olarak hayatima çok etkili bir taht kurdu. Modern müzigi çok iyi bildiği icin ve o da ozcan gibi aza hic razı olmadığı için beni hep komfor alanımın dışında tuttu.
Işın Metin zeka ve bilgisini öğretmenliğe çok iyi adapte eden biri olarak hayatıma bir bomba gibi düştü. Son derece üst kalite, mantik ve etkililikle örülmüş bir eğitim anlayışı vardı. Tüm hocalığımı tekrar gözden geçirmeme neden oldu. Literatüre hakimiyeti ve öğrettigi herseyi kaynaklara dayamdırabiloyor olması çok sağlam.bir etki olusturdu. Neredeyse hücre hücre adım adım bir orkestra şefi yaratma sürecini aklında perfekte etmis gibi degerlendirdim ben. Sayesinde iyi bir temel.aldığımdan hiç şüphem yok.
Rengim Gokmen gercçekten zarif ve çok deneyimli bir hoca. Zamanı az ama bana çok fedakarca zaman ayırdı. Kendisinden daha almak istedigim çok şey var. Kapısını çalmaya devam edecegim.
Bir teşekkürü de Orhun Orhon, Murat Göktaş,, Cemi Can Deliorman, Can Unver, Orhan Şallıel, Artun Hoinic ve Antonio Pirolli ye borç biliyorum. Bana zaman ayirdılar. Bir kaç defa da olsa onlarla buluşma sansım oldu. Tam.desteklerini.hissediyorum.
Naci Özgüç şimdilerdeki en son hocam! Bir müzisyen yıllar icinde hiç mi heyecanınını kaybetmez? Ne eser calışıyorsam piyano başına geçip ezbere çalıp beni şeflik çalıştiran bir yetenek. Herkesin şefliği hakkında sitayis ile bahsettigi Naci hoca sahne tozunun da virtüozu omuş biri. Klişe ve bayat olan hiç bir şeyi sınıfta istemiyor. Benim SKT mi silecek gibi görünüyor. :)
Comments